1 Mayıs 2015 Cuma

başkalarını ve sorunları değil,onlara bakış açımızı değiştirebiliriz...

Uçak yavaş yavaş hareket etti.Birazdan hafif bi sarsıntı oldu.Ardından çok güçlü bir motor sesiyle dev gibi bi araç yeryüzünden gökyüzüne doğru yükselmeye başladı.
Şaşkınlık ve hayranlık duygularımın yüksekliği de uçağın yükseklik mesafesi yle beraber artıyordu.Şaşkındım.Hayrandım.Çok heyecanlıydım o an .ilk kez bu duyguyu yaşıyordum.implant eğitimi almak ve Türkiye' de de öğrendiklerimi uygulamak için Paris'e giderken, ilme doğru uçmanın güzelliğini yaşadım.
"Allahım dedim teknoloji ve ilim ne kadar güzel bişey. Tüm bilgiler emek emek toplanıyor.Uçağın ve bizim ayaklarımız yerden kesiliyor.Bulutlara komşu oluveriyoruz. Hani çocukken evimizin terasında,balkonunda sıcak yaz günlerinde, gökyüzündeki bulutlara yüz yaparken,şimdi bulutlarla yüz yüzeyim ... Ne kadar muhteşem bişey"dedim
birkaç damla gözyaşımın aktığını hatırlıyorum ...Mutluluktan tabiki.Uçak iyice yükseldikten sonra,aşaği baktım.
Aman Allahım!!! nerde o kocaman evler ,köprüler ,taşıtlar, insanın üstüne üstüne gelen insan kalabalıkları?

Herşey küçülmüştü, herşey.Uçak yükseldikçe bakış açım genişliyordu.daha önce aşağıda iken göremediğim nice güzellikleri farkediyordum.
Atatürk orman çiftliğinin ne kadar geniş bir yeşil alan olduğunu ODTÜ nün orman alanını,içindeki gölü,kutu kutu evleri,bir yanda düzenli yerleşim zengin insanlar ,diğer yanda yine kutu kutu ama sağlıksız gecekondu evler ve oradaki zor hayatları gördüm.Artık, kendini dünyanın merkezi gören insanlar, karınca kadar bile yoktu.o kadar küçüldüler ki bu bakış açısında...Aslında tam gerçek değerlerine ulaştılar dedim içimden kibirli olanlar için tabi...

Yukarıda iken farkettim ki çok mutluyum,rahatım.küçülen sadece aşağıdaki evler değildi .Uçağa binerken benimle birlikte çantamda, sırtımda, yüreğimde kaçak yolcu olarak gelen dertler de küçülmüştü .
''ölüm'' aklıma gelmişti çünkü .
ya Sema dedim:''İşte boşlukta bir noktasın.Geçek zenginliğin,sadece gören gözün, düşünen beynin...yanına alabildiğin kadar maddi varlığa sahipsin Uçak düşse şu an ,o varlıkların da senin değil,hayat bitti...nice hayatlar bitti nice zenginler öldü de ne götürebildiler?
Ahmet Şerif İZGÜREN."Avucunuzdaki Kelebek "kitabında VEHBİ KOÇ un öbür tarafa bir çorap bile götüremediğini oğlu Rahmi Koç'a, ne kadar güzel anlattığı aklıma geldi o an, senin büyük dediğin dertler,günlük problemler bakış acımız genişleyince ve yukardan bakınca ne kadar da küçülüyor dedim.
Geniş bi perspektiften ,yani bakış açısından bakabilirsek ,çok farklı görünüyor herşey.ilk uçağa binme deneyi mim de bunları yaşamıştım.
Bir hikayenin içinde iken ,yaşarken o hikayeyi farklı görünüyor herşey ,bir de dışardan yukardan bakınca farklı.

Olayları kişileri dertleri sorunları değiştirmeye çalışırken zaman su gibi akıyor.çözüm ne o zaman? Bakış açımızı değiştirmek.Olumlu bir bakış açısı bularak veye yaratarak..."Evet, bakış açımızı geğiştirerek, bütünü algılamak daha kolay mutluluğa götüren birşey " diye düşündüm uçakta iken. Paris'e inerken de, kaçak sıkıntı yolcularımın hiçbiri yoktu artık yanımda. Onların sorun olmadığını farkettirdi uçak bana.
Burnunuzu dayayın elinizdeki kitaba, okumaya çalışın ,hiçbirşey okuyamazsınız.kitabı biraz uzaklaştırısanız bakış açınız genişledikçe görmeniz daha kolaylaşır,okursunuz kitabınızı, öyle değil mi?
kainat kitabını ve her an değişen şeyleregeniş açılı bakarakdeğişimi farkedip,sorunlara açımızı ve kendimizi değiştirerek bakabilmemiz...veee yaşamanın ne kadar güzel,olduğunu her an okuyabilmemiz dileği ile...

sevgiyle olun ,mutlu kalın...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder