1 Mayıs 2015 Cuma

su ve aşk

Ele alınan her şeyi tutar parmaklarımız…birtek suyu tutamaz bu mucize organlar…suelimize değer serin serin kayar gider parmakalrımızın arasını okşayarak…suyla yüzümüzü yıkarız canlanır cildimiz pembeleşir kan gelir.yanaklar pembeleşir.güzelleşir…gözlerimiz suyla buluşunca ışıl ışıl olur…daha parlak bakarız .Daha renkli görürüz evreni sanki.tenimizin ataşini su söndürür hastayken. öyle susamışsındır ki suya ..Yana yana su ararsın….suyun kaynağına ulaştığında ,sankihepsini içecekmişsin gibi gelir bir şişe bi bidon bii çeşme bi ırmak ve ya bi göldeki tüm suyu ….hepsi benim olmalı dersin …ateşim anca söner..bu hasret böyle biter… .Hele bir de Su dudaklarla temas ettiğinde…anlatılamaz ..sadece hissedilir bi buluşma …özlenen sevgiliyli ilk öpüşme gibidir …hep içmek istersin… içinde yanmakta olan bir volkan, suyun serin sevgisiyle, yavaş yavaş sönmeye başlar.rahatlarsın .derin nefes alırsın… pencereyi açıp avazın çıktığı kadar bağırırsın :işte yaşamak bu ….su hayattır …su sensiz yapamam.suuu seni çok seviyorum demek gelir içimden….

Bir Oksijen ve iki hdrojen hidrojen var suyun içinde.biri yanıcı diğeri yakıcı gaz …onlarda tek başınayken ele avuca sığmaz… bir araya geldiklerinde,bir patlamayla su oluşur…yan yana duramayan iki şey su olup birlikte yaşarlar.beraber bulutlardan yeryüzüne yağmur damlaları olarak akarlar…kiminin kararan kalbini yıkar bu kimyasal birleşme sonucu oluşan su, kimini gözyaşının tuzunu azaltır iyüzünü yıkar, kiminin elinde dua olur günahlardan arıtır,beklide bir yapragın üzerinde bir damla bir tırtılın suyu olur içer onu ..ve kelebek olur kanatlanır özgürlüğü aşka..…ve sular birleşmek ister ayrı gezmez …birleştikçe artar,coşar kıvrım kıvrım akar…sen bilmezsin nereye gittiğini …neden bu kadar ırmak olup coştuğunu…su bilir….su bilir, akacağı yolu bulur. ve ulaşacağı yeri düşler… …duramaz artık istese de …öyle özlemiştir ki sevgilisinin bağrında dinlenmeyi……ona koşar. Ona coşar…dağlardan ormanlardan karlı tepelerden selam getirmiştir. kimdir bu durgun sakin kollarını açmış sevgili …kimdir….bir su damlasının sevgilisi denizi dir…bir damla, denize aşıktır .bunca yolu ona bir kez sarılmak için katetmistir şevkle..umutla ve emekle…ve durmaksızın sürekli …sürekli ….sürekli…
Hasret dolu iki sevgilinin vuslatı…muhteşemdir izleyenlerin gözünden yaş olur akar…suyun serüveni bitmez bakarsın ırmaktan denize, bakarsın gönülden gözlere….akar akar akar…tersine olmaz bu yolculuk…çünkü su zaman la birlikte akar…ne zaman ki, zamanı geri alabilirsek , tersine deniz belki ırmağına koşar ….ne zaman ki, zamanı durdurabilirsek, su artık elimizden kaymaz ,ele avuca sığar…

su toprağa düştüğünde …..daha önce ekilen meyve çekirdekleri,çiçek tohumları için bayram günüdür…toprakla suyun birleşmeleri iki aşığın birinin trende birinin istayonda buluşmaları gibidir…trenin istasyona ulaşma zamanı bellidir…bekleyen sevgili bundan emin , bilir,,,sevgilisini düşler.evlenırler düşünde,iki katlı bahçeli evlerınde ,sobada meşe odunu yanar ısıtır evlerini…çocuklarının cıvıltıları……..çüçük bi tohumda ,istasyonda bekelyen sevgili gibi suya kavuşacağı anı sabırla bekler ,içinde saklanan,zamanını bekleyen ilahi şifre, sadece suyla buluşunca çözülür ve tüm dosyalar, yaprak yaprak çiçek çiçek,renk renk,çeşit çeşit kokulu açılır…muhteşem bi tablo ortaya çıkar…hepsi iyi hoş da,benim aklımın almadığı,bir damlacık su, mis gibi sümbül kokusu nu,gül kokusunu çam kokusunu .binbir çiçek kokusunu …. Yaradan bu kokuyu nereye saklar onu zaten aklım hiç almazken, bir damla su,yaradanın sakladığı yerden nasıl bulur da ortaya çıkarır.
Su temizdir kutsaldır …maalesef yere düsünce çamur da olur…üzerine sıçrarsa leke de yapar…bunu su istemez …çok ilginçdir ki,hiç kimsede çamur lekesini istemez…yine ilginçdir ki, bu kötü lekeyi de yine ,tertemiz başka bi su çıkarır…
İnsan da aşk ta bazen şaşar yolunu kaybeder…
Aşkını kaybeder…. İşte o zaman da yeni bir aşk ateşi, can suyunu arar durur
Suyun aşkı kadar coşkulu, temiz ,sürprizler ortaya çıkaran aşklar yaşamanız dileği ile …aşk eşittir su…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder