Ele alınan her şeyi tutar parmaklarımız…birtek suyu tutamaz bu mucize
organlar…suelimize değer serin serin kayar gider parmakalrımızın arasını
okşayarak…suyla yüzümüzü yıkarız canlanır cildimiz pembeleşir kan
gelir.yanaklar pembeleşir.güzelleşir…gözlerimiz suyla buluşunca ışıl
ışıl olur…daha parlak bakarız .Daha renkli görürüz evreni
sanki.tenimizin ataşini su söndürür hastayken. öyle susamışsındır ki
suya ..Yana yana su ararsın….suyun kaynağına ulaştığında ,sankihepsini
içecekmişsin gibi gelir bir şişe bi bidon bii çeşme bi ırmak ve ya bi
göldeki tüm suyu ….hepsi benim olmalı dersin …ateşim anca söner..bu
hasret böyle biter… .Hele bir de Su dudaklarla temas
ettiğinde…anlatılamaz ..sadece hissedilir bi buluşma …özlenen sevgiliyli
ilk öpüşme gibidir …hep içmek istersin… içinde yanmakta olan bir
volkan, suyun serin sevgisiyle, yavaş yavaş sönmeye başlar.rahatlarsın
.derin nefes alırsın… pencereyi açıp avazın çıktığı kadar bağırırsın
:işte yaşamak bu ….su hayattır …su sensiz yapamam.suuu seni çok
seviyorum demek gelir içimden….
Bir Oksijen ve iki hdrojen hidrojen var suyun içinde.biri yanıcı
diğeri yakıcı gaz …onlarda tek başınayken ele avuca sığmaz… bir araya
geldiklerinde,bir patlamayla su oluşur…yan yana duramayan iki şey su
olup birlikte yaşarlar.beraber bulutlardan yeryüzüne yağmur damlaları
olarak akarlar…kiminin kararan kalbini yıkar bu kimyasal birleşme sonucu
oluşan su, kimini gözyaşının tuzunu azaltır iyüzünü yıkar, kiminin
elinde dua olur günahlardan arıtır,beklide bir yapragın üzerinde bir
damla bir tırtılın suyu olur içer onu ..ve kelebek olur kanatlanır
özgürlüğü aşka..…ve sular birleşmek ister ayrı gezmez …birleştikçe
artar,coşar kıvrım kıvrım akar…sen bilmezsin nereye gittiğini …neden
bu kadar ırmak olup coştuğunu…su bilir….su bilir, akacağı yolu bulur.
ve ulaşacağı yeri düşler… …duramaz artık istese de …öyle özlemiştir ki
sevgilisinin bağrında dinlenmeyi……ona koşar. Ona coşar…dağlardan
ormanlardan karlı tepelerden selam getirmiştir. kimdir bu durgun sakin
kollarını açmış sevgili …kimdir….bir su damlasının sevgilisi denizi
dir…bir damla, denize aşıktır .bunca yolu ona bir kez sarılmak için
katetmistir şevkle..umutla ve emekle…ve durmaksızın sürekli …sürekli
….sürekli…
Hasret dolu iki sevgilinin vuslatı…muhteşemdir izleyenlerin gözünden yaş
olur akar…suyun serüveni bitmez bakarsın ırmaktan denize, bakarsın
gönülden gözlere….akar akar akar…tersine olmaz bu yolculuk…çünkü su
zaman la birlikte akar…ne zaman ki, zamanı geri alabilirsek , tersine
deniz belki ırmağına koşar ….ne zaman ki, zamanı durdurabilirsek, su
artık elimizden kaymaz ,ele avuca sığar…
su toprağa düştüğünde …..daha önce ekilen meyve çekirdekleri,çiçek
tohumları için bayram günüdür…toprakla suyun birleşmeleri iki aşığın
birinin trende birinin istayonda buluşmaları gibidir…trenin istasyona
ulaşma zamanı bellidir…bekleyen sevgili bundan emin ,
bilir,,,sevgilisini düşler.evlenırler düşünde,iki katlı bahçeli
evlerınde ,sobada meşe odunu yanar ısıtır evlerini…çocuklarının
cıvıltıları……..çüçük bi tohumda ,istasyonda bekelyen sevgili gibi suya
kavuşacağı anı sabırla bekler ,içinde saklanan,zamanını bekleyen ilahi
şifre, sadece suyla buluşunca çözülür ve tüm dosyalar, yaprak yaprak
çiçek çiçek,renk renk,çeşit çeşit kokulu açılır…muhteşem bi tablo ortaya
çıkar…hepsi iyi hoş da,benim aklımın almadığı,bir damlacık su, mis
gibi sümbül kokusu nu,gül kokusunu çam kokusunu .binbir çiçek
kokusunu …. Yaradan bu kokuyu nereye saklar onu zaten aklım hiç
almazken, bir damla su,yaradanın sakladığı yerden nasıl bulur da ortaya
çıkarır.
Su temizdir kutsaldır …maalesef yere düsünce çamur da olur…üzerine
sıçrarsa leke de yapar…bunu su istemez …çok ilginçdir ki,hiç kimsede
çamur lekesini istemez…yine ilginçdir ki, bu kötü lekeyi de yine
,tertemiz başka bi su çıkarır…
İnsan da aşk ta bazen şaşar yolunu kaybeder…
Aşkını kaybeder…. İşte o zaman da yeni bir aşk ateşi, can suyunu arar durur
Suyun aşkı kadar coşkulu, temiz ,sürprizler ortaya çıkaran aşklar yaşamanız dileği ile …aşk eşittir su…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder